İzmir buluşmasından aldığımız gazla “Haydi İstanbul, bir de seni görelim!” demiştik. İstanbullu bloggerların buluşması aslında ilk değil, son da olmayacak eminim. O nedenle şöyle diyeyim: İstanbullu bloggerlar yine buluştu! Ve bu sefer acar muhabiriniz olarak ben de oradaydım :) Aman efenim kimler yoktu kimleeer, ne dedikodular ne dedikodulaaaar, alın çayınızı kahvenizi yayılın ekranın karşısına..
Gidiş
Kimden başlasaaaam, nasıl anlatsaaam, karar veremediğim için alfabetik gideceğim.
İlk blogger’ımız; mekana ilk gelip, mekandan da ilk ayrılan, ilklerin kadını ;) Aslı. Bloğu burada. Kendisi bir ufaklık annesi bir genç kadın olup, Japon ve Uzakdoğu kültürüne hakimiyetiyle, konuşkanlığıyla ve FRP oyunlarına olan ilgisiyle masamızı şenlendirdi. Keşke daha uzun oturabilseydi çünkü daha karpuz kesecektik….
İkinci blogger’ımız, sessiz, sakin, çok zarif bir bayan olup, burada yazdığı seyahat yazılarıyla müstesna, sevgili Derya. Kendisi sadece zarif değil akıllı da. Kendine ait bir, komşuya ait üç erkek çocuğu, büyük bir beceri ve tatlılıkla Cumartesi tam gün eşine yıkıp yanımıza kaçan Derya’ya hemen bir aferin veriyoruz, darısı başıma diyoruz. Umarım seyahat yazılarına bu sene yenilerini de ekler..
Bir diğer blogger’ımız, dlkgzr, çok hızlı gelip çok hızlı giden, hız tutkunu bir arkadaşımız. Vallahi ne oldu ne konuşuldu hiç anlamadım ama dlk hanım ile ancak iki satır konuşup, mesafesi uzak olsa da kalben yakın gülümseyişler değiş tokuş edebildik. Umuyorum daha fazlasını birdahaki seferlerde yapabiliriz. Bloğuna buradan ulaşabilirsiniz.
Esen hanımın sadece bloğunu değil, çok yetenekli olduğu elişlerinin şatışını yaptığı zevkli instagram hesabını da vermek istiyorum. Kendisine tek omuz blüzü ve efil efil saçları da çok çok yakışmıştı. Ayrıca beni tuvalette kenara sıkıştırıp :)) bir daha sarılışı da çoook sevindirdi beni. Ne iyi etti de geldi.. Yine maalesef aramızdan erken ayrılanlardan..
Veee sırada evlilik yıldönümünü bir de bizimle kutlamayı seçen sevgili Handan var. Handan hakkında ne diyeyim bilmiyorum, bu kadının on parmağında on marifet maşallah. Kendisi bu sene bir de K-Pop’ta fenomen olmasın mı?! Aramızda bir de internet fenomeni yoktu demeyiz artık! Handan’ın bir de masaya koyuverdiği “Ceviz Ağacı Pastanesi Çikolataları” vardı ki, of ki of, sanırım yarısını ben yedim..
Hülya Hanım….. Asrın yorumcusu :) Blogger buluşmasına blog sahibi olmadan gelen, hakikaten çok pozitif, çok motive edici yorumların sahibesi. Ne iyi ettiniz de geldiniz. Bunca yazana bir okuyan olmadan olur muydu, olmazdı… Sabahları ilk çayınızı alıp blogları okuyuşunuzu anlatışınızı gözümde öyle güzel canlandırdım ki, çok sevdim o sahneyi çok! Artık Münih’in gri ötesi insanı canından bezdiren gri kış havasında kendimi “en azından Hülya hanım var” diyerek yazıya motive edeceğim..
Judy Abbott ya da instagram’daki adıyla Hakiki Muhabbet, instagram sahibi olmadığım için bilmediğim, İngiliz kraliyet ailesi özel haber ajansı olarak da hizmet veren, artık bloğuna pek yüz vermeyen eskiden blog yazarı olan bir arkadaşımız. Kendisi aramıza Leylak Hanım’ın +1’lerinden olarak teşrif ettiler. Onu tanımak çok güzeldi, iyi ki geldiler. Instagram’ı olanlar takip etsin derim, büyük hazine.
Gizemli kadın, son yıllarda dış mihraklara kapalı blog yazarımız Küçük Joe’muza geldi sıra. Joe’nun yeni tamamladığı romanı, bir örgü gibi ince ince işlediği, onun rutin dediği benimse gerçek ve çok güzel bulduğum hayat koşturmacaları, bir sürü birbirinden farklı ilgi ve uğraşı, dalgalı saçları, ışıltılı güzel gözleri.. Ne özlemişim.. Hep aynı, bu nedenle çok güzel Joe, bakalım bu sene seni ne sürprizler bekliyor, yolun çok açık olsun!
Eh Leylak Dalı’nı tanımayan yoktur artık :) Ama yüzyüze tanışmak bana yeni nasip oldu. Başım göğe erdi. Mutlu ve esenim. Hakikaten yazıları gibiymiş mizahı; güçlü, cesur, atılgan. Sağolsunlar, taaa Ankara’lardan sevgili kardeşi Funda hocamızla masamızı şenlendirdiler. Ankara dönüşü tüm bu İstanbul kazan biz kepçe maceralarını bir de kendisinden dinleriz. Ayrıca yaşasın Isabel Allende diyoruz, hatta ben genelleştirerek yaşasın Güney Amerika romancıları da diyebilirim vallahi ;)
Sevgili Neslihan, çok yönlü, çok hoş, girdiği yeri aydınlatan bir kadın. Onunla vakit darlığından az az dokunabildiğimiz şu astropsikoloji konuşmamızı geniş zamanlarda bir ilerletmek isterim doğrusu.. Onu ışıl ışıl görmek beni çok çok mutlu etti.. İşte bloğu burada, iyi ki var.
Qunegond iki farklı kişiden “offf efsane blogtu o!” diye duyduğum ama uzun zamandır yazmadığı için denk gelemediğim, çok hoş bir bayanmış gerçekten. Tanıdığıma çok sevindim. Kendisini acil olarak buradaki bloğuna geri çağırıyoruz, lütfen diyoruz, rica ediyoruz. Birlikte rica edersek geri döner bence ;)
Sevgili Sezer, blog dünyasının iki sevgili Sezer’inden İstanbullu olanı ve insana yahu bu Sezer’lerin hepsi mi tatlı çıkıyor dedirten bir bayan ve ekibimizin sanat tarihi uzmanı. Sezerle bir sonraki buluşmamızda mutlaka yürüyerek dolaşmak - şehir önemli değil - istiyorum, çok istiyorum, amin bin.
Sıradaki güzelimiz, güzellikler defteri’nin sahibesi, içi de dışı da güzel bir kadın; Şule. Ayrıca onun bir telefonu var, efsane! Bastı mı deklanşöre, uzun bacak, dar basen fotoları çekiyor yahu! Bu nasıl bir telefondur, her Türk kadınına lazım :)) Canım Şule blog aleminin son yıllardaki en güzel hediyesi bana, Ekmekçi Kızcığım ve Joe’m gibi! Sağolsun varolsun!
Son olarak çooook sevgili Radyo Z’miz, Zelda Capulet’imiz de oradaydı. Ama one girişti öyle! “Ben …” deyip adını söyledi, kibarca bir köşeye oturdu, ben de “herhalde takip etmediğim bir bayan” dedim, kibarca kendi köşeme çekildim. Aradan 3-4dk geçti, Küçük Joe ile söyleşiyorlarken birden “Zelda” kelimesi kulağıma gelir gelmez ben bir fırlamışım: “Aaaa Zeldaaaa?!” diye :))) İşte anonim bloglarla ilk defa canlı karşılaşma klasiği: aaa sen osun o sensin aaaa :))) Çok tatlı bir andı bence. O kadar mutluyum ki yüzyüze tanıyabildiğime!
İşte tam kadro bu şekilde bir İstanbul buluşması gerçekleştirmiş olduk, çok iyi yaptık, şeytanın bacağını kırdık, darısı nicelerine diyor, deniz otobüsü ile eve dönerken bitmek üzere olan pilimle huzurlarınızdan koşarak ayrılıyorum :)) Nice buluşmalara…. Sağlık ve neşeyle!
Dönüş..