Cuma'dan beri Paskalya Bayramı'nı kutluyoruz. Eşim hıristiyan, ben müslümanım ve çocuklar akılları erince kendileri seçsin diye her iki dini de güzelce anlatıyor, tüm bayramları ve adetleri öğretmeye çalışıyoruz. Bu haftasonu da Hz. İsa'nın çarmıha gerildikten üç gün sonra dirilişini simgeleyen ve çoğu kültürde Noel'den bile önemli sayılan bayramdı. İlk öğrendiğimde ben "iyi de doğumu olan noel bu kadar ağır ve ciddi kutlanırken, ölümü olan paskalya neden şenliklerle kutlanıyor?" diye düşünmüş, sonradan "hayır ölmedi, cennete yükseldi, ondan.." cevabını alıp oturmuştum. O nedenle etrafta bir mutluluk, bir neşe, tavşanlar yumurtalar ve bol bol çikolatalar...
Tüm hafta buna hazırlandık. Yumurtaların iki ucuna iğne ile açtığımız deliklerden içini üfleyerek boşalttık - yemin ederim hayatımda daha zor bişi bilmiyorum, hem nefesin kesiliyor hem o incecik delikten üflenen yumurta akının görüntüsü içini gıcıklıyor, hem de kesin çatlıyor o yumurta ya, çatlıyor! Sil baştan yeni yumurta; ben her paskalya "sadece 6 yumurta yapılacak" diye kural koydum artık çünkü çatlayanlar vs toplam 12 yumurta kesin gidiyor. Tabii mideniz kaldırırsa üflenen yumurta içlerinden dev omletler de yapabilirsiniz. Benimki kaldırmıyor; ben bitkilerin altına "gübre olsun" diye döküyorum (sokak hayvanı olsa ona verirdim ama burada yok). Kabukları nazikçe boyamak, elişleri yapmak ve ev içinde ya da dışındaki ağaçları bu boyalı yumurtalarla süslemek adetten.
Paskalya Cuma'sı yani Hz. İsa'nın çarmıha gerildiği günden tam 5 hafta önce "oruç dönemi" başlar. Bu dönemde hıristiyanlar hayvansal gıdaları yemezlermiş, tamamen Vegan beslenme yaparlar ve bitkisel ya da hayvansal yağar ve şarap da içmezlermiş. Bu 5 haftalık süreç dua etmek, kendini dnlemek ve eğitmek, gelişim için kullanılırmış. Farklı zamanlarda bu oruç farklı şekillere girmiş. Mesela sadece Çarşamba ve Cuma günleri fakat 24 saat tutulması ya da et ürünlerinin yenmemesi ama balığa izin verilmesi gibi. Hatta Almanya'daki rahipler sırf şarap içemedikleri için oruç döneminde birayı bulmuş ve kutsal ekmeğin yanına katık ederek kendi geleneklerini oluşturmuşlar da denir. İnsanevladı her zaman kuralları yıkmaya ya da gevşetmeye çalışıyor :) Oruç konusunda ayrıntılı bilgiyi burada okuyabilirsiniz.
Cuma günü, Musevilerdeki Pesah ile aynı gün başlayan yortunun en önemli günü aslında Pazar günü. Bu güne "diriliş günü" deniyor ve Hz. İsa'nın çarmıha gerilişinin ve ölümünün 3. gününde birden mezarında bulunmaması ve göğe yükselmesi anlamına geliyor. Pazar günü, kilise işleri dışında paskalya çöreği ve haşlanmış boyanmış yumurtaların tokuşturulması gibi adetler de yerine getirilir ama çocuklar için tabii en büyük bayram; paskalya tavşanı tarafından evin çeşitli yerlerine ve bahçeye saklanmış tavşan ve yumurta şeklindeki çikolataların bulunup, bir güzel mideye indirilmesidir tabii.
Paskalya aslında Pazar günü biter ama Pazartesi de tatil, nedenini tam bilmiyorum. Çoğu kilise bugünü resmi olarak kutlamasa da, bazı insanlar Hz. İsa'nın Pazartesi yeniden dünyaya dönüp 40 gün daha kaldığına inanıyor ve bu nedenle Pazartesi gününü "geri dönüş günü" olarak kutluyorlar ama kiliseye göre bunun aslı yok. Yine de tatil. Salı ise işbaşı.
Bizim evde de dün paskalya bayramı kutlandı. Yumurtalar boyandı, çikolatalar bulundu, mideye indirildi. Bugünse tam anlamıyla "kara pazartesi".. Çünkü Corona sırasında verdiğim 2 kilonun yerine sadece 2 haftada tam 5 kilo almışım!!! :D Fotoğrafta tabak gibi çıkan yüzüm gerçekmiş! Kara kara düşünüyorum şimdi.. Spor, rejim, çelik gibi sinirler.... Offff!
Benden daha donanımlısın bu konularda :) Bu yazı beni birçok anlamda çocukluğuma götürdü. Sadece bizde yumurta ve tavşan biçimindeki çikolatalar çocuklara doğrudan hediye edilir ve asla çok yedin az yedin denmezdi. Sonra gelsin 70'lerin kötü çikolatasından dolayı deri döküntüleri. Ama o dev tavşanın kurdelesini çözmek ve jelatinini sıyırmak o kadar mutluluk sebebiydi ki. Başlardın kulağının sivrisinden ısırmaya. Sonrası ağız dolusu çikolata. Bir de bizim aile kalabalık, her gelen mutlaka her çocuğa bir tavşan ya da yumurta getirirdi, paltoları bıraktıkları yere bırakılırdı filan. Orası çikolata dükkanına dönerdi. Günün sonunda bilirdin ki şu şu şu ve şu senin.
YanıtlaSilYa çok güzel <3 Nicelerine!
SilA çok güzel anlatmışsın, çok bilgilendirici oldu, tişkirler. Burda yani Hollanda'da pek önemsemiyor insanlar bu tip bayramların hikayelerini, çok dindar bi ülke değil, o yüzden bilmiyor da olabilirler, başlarda çok soruyordum insanlara nedir ne değildir diye, pek açıklayamıyorlardı. Şimdi daha iyi oturdu bilgiler yerine. Mutlu bayramlar o zaman:)
YanıtlaSilHollanda'da sanırım en önemlisi Sinterklass :)
SilCeren burda pazar günü paskalya 1 gün (paas diyoruz biz) pazt de paskalya 2. Gün diye geçiyor. Cuma da goed vrijdag idi birleşip 4 gün oldu. Ancak ben de detaylarını bilmiyordum. Biz de kendimizce kutlamalar yaptık ama günü gününe uymamış olabiliriz 😂 yumurtaları boşaltmadan boyadık tabi, her sabah boyalı bir yumurtadan omlet yapıyorum😀
YanıtlaSilKırarken renkleri de karışmıyor mu? :)
SilHep duyuyordum ama ne olduğunu bilmiyordum. Genel kültür oldu. Sağ olun😇
YanıtlaSil:)
SilPaskalya yumurtalarından ilk haberdar olduğum çocukluk yıllarından bu yana hep özenmişimdir hep onlara. Hiç paskalya yumurtası yemedim diye üzülmüşlüğüm bile vardır. Çocukluğumda hangi amaçla yaptıklarını bilmiyorum fakat bazen haşlanmış yumurtaların kaynayan suya soğan kabuğu atarak kırmızıya boyandığını hatırlıyorum. (Eskiden bakkallar katı yumurta satarmış, çiğinden ayırmak için yaparlarmış bunu)
YanıtlaSilFarklı kültürlerden haberdar olmak güzel:) Teşekkürler.
Evet Türkiye'de hıristiyanlar soğan kabupu pancar gibi doğal boyaları kullanırlar ve çörek çok önemlidir, içine yumurta saklanır hatta.. Çok renkli kültürümüz var aslında herkes birbirine saygı ve sevgi dolu yaşayabilse :)
Sil