30 Eylül 2014 Salı

Üretim çılgınlığı

Bana sorarsanız; insan üretmeli. Üretmek, hayatın bence en önemli anlamlarından biri. Çalışmak, çabalamak, üretmek. Yerinde durmamak, gelişmek, Üretmeden bir yaşam geçirebileceğimi sanmıyorum. Fakat şunu okudum; üretim de tüketim gibi çılgınlık haline gelebilen bir olgu. Yani üretim çağında insana dair eksiklikler, aksaklıklar, mükemmel olmayan huy ve davranışlar göz ardı edilir hale geldi. Bir nevi hümanizm öldü yani, üretmeyen değersiz sayıldı ve etiketlendi. "Tembellik" üretkenliğinin doruğunda hiçbirşey üretmemek diye tanımlanır oldu. Dolayısıyla, insan da ürettiği ölçüde saygı görür, üretmediği / üretemediği zaman itelenir oldu. Sadece yöneticiler çalışanlarına değil, eşler birbirlerine, anne çocuğuna hep bu "üretme" bazında yaklaştı ve kıstas gittikçe yükseldi. Ev hanımı diye bir kıstas olmadı, evde üreten, çalışan oldu. Çocuk, sıkılması üyük kusur olarak düşünülen, sıkılmaması için devamlı eğlendirilen, devamlı kurstan spora koşturulan ve bunun karşılığında iyi notlar ve başarılar üreten bir küçük insan oldu. Oysa insanı kusurlarıyla, eksiklikleriyle, tembellik, aylaklık ve üretmemeyle de sevebilmeli, değerli görebilmeliyiz.
İnsan bir makina değil ki, insan A-B:C değil ki.
İnsan "neden?" sorusunu soran, bazen bu soruya cevap veremeyen bir bilinmezlik evreni..
Tükentim çılgınlığı kadar, üretim de çılgınlık..

10 yorum:

  1. Uretmeye dair o kadar cok fikir var ki kafamda, gerceklestiremedigim icin sismis durumdayim.
    Alicam elime makasi, igneyi o zaman neler yapacagim. Unutmayayim diye her tarafta minik kagitlar var.
    O nedenle de esyalar cogaldikca cogaliyor. Her elime aldigimi ben bununla su yapabilirim ki diyerek.
    Benimki tembellik mi? Kick-off suzluk mu? Bilemiyorum. Ancak uretim sonunda somut sonuclar olmali gibi geliyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İşte bu nedenle bu kadar doyumsuzuz.. mu acaba?

      Sil
  2. Ne güzel bir konuyu yakalamışsınız. İnsan oysa sadece kendisi olduğu için sevilmeye, değer görmeye muhtaç bir varlık. Fakat gerçekten anne bile evladına ürettiği kadar, elle tutulur, gözle görünür bir değer ürettiğinde sevgi ve kıymet veriyorsa, bu aslında toplumun sonunu hazırlamaktır. Yaşlıların, bebeklerin, hasta ve engelliler ile az üretebilenlerin değerinin olmadığı bir dünyanın ne kadar çekilmez, yaşanmaz bir dünya olacağını düşündürüyor...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Üretim çağının yokettiği sosyal değerler bunlar işte..

      Sil
  3. Bu furya beni de etkisi altına aldı bir zamanlar, 10marifet diye bir siteye üyeydim her gün takip ederdim aman allahım gördüğün her şeyi yapma hevesi bu hevesle evde dolup taşan ıvır zıvırlar. Yetendk metenekten öte birsey bu başlayınca duramıyorsun. Şimdi diyorum hobi olarak sevdiğim bir iki şeyi yapayım diğerleri uzmanına bırak her şeyi de diy lemeyelim boşver

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. evet bak, ben de herşeyle ilgilenir ama çabucak sıkılırım. oysa tek birşeyi adam gibi yapsam.. yok olmadı yine :P

      Sil
  4. ay evet ya... sürekli bir çocuğu oyalama durumu... hiç kendi başlarına zaman geçirmeyi bilmiyor şimdiki bücürler :)
    ayrıca;
    tembellik bir haktır, engellenemez! :P

    YanıtlaSil
  5. gururlu bir tembelim :)

    YanıtlaSil