28 Kasım 2024 Perşembe

Kasım: ve götürdükleri

Kasım, özellikle de ikinci yarısı, bana hep en karanlık, en karamsar ay gibi gelmiştir.. Aralık noel ve yeniyıl hazırlıklarıyla ışıl ışıl geçer, Ocak ve Şubat'ta genelde kar yağar ve ışıltılı bir beyazlık içinde her şey olduğundan daha aydınlık gözükür, günler yeniden uzamaya başlar, Mart'ta ilk çiğdemler baharı müjdeler, derken işte geçiverdi asık yüzlü kış derim. Ama Kasım; daha kışın başıdır, herşeyin başıdır ve tüm karamsarlığıyla üzerime çöküverir.... 

grinin 40 tonu.

Bu Kasım benden Tessi'yi, uzun adıyla Tesadüf'ümüzü götürdü ama ne götürmek. Her şey çok hızlı oldu bitti ve bu nedenle, alışma payı vermediği için, yıktı geçti. 6 senelik yaşamında bir gün bile hastalanmayan tavşancık, bir hafta içinde önce bir enfeksiyon geçirdi, antibiyotiğe cevap vermedi ve enfeksiyon tüm organlara hızla yayılınca, hiçbir umut olmadığını da anlayınca, veteriner onu uyuttu.... Hepsi bir hafta içinde oldu ve ufacık bir candan geriye, hayatımın orta yerinde kocaman bir boşluk kaldı...

güzelim..

Ev hayvanı olmayan bunu pek anlayamaz.. Aileden biri gibi oluyorlar ve "amaaan bir tavşan / kedi / köpek sonuçta, böyle üzülünür mü canım, dua et işte size de bir şey olabilirdi, şükret, ailen sağlıklı" dendiğinde, kırılıyorsun.. O da ailemdi.. Sonra bir de acını yaşamana engel olmak isteyen "iyi niyetliler" var, "haydi toparlan, haydi insan içine çık, yeter artık hayat devam ediyor"cular. Bir şey de denmiyor bu insanlara, aslında tek duymak istediğin "çok üzüldüm, zaman ver kendine.."yken, ne diyeceksin, hı hı de geç.. Ama içten içe de kırıl, ne bileyim, ne kadar anlayışsız, duygusuz, hattâ sevgisiz insanlar var etrafımda diye düşün.... 

Ben her ölümde, her ayrılışta bir parçamı kaybediyorum; ister insan ister hayvan olsun. Azalıyorum. Issızlaşıyorum. Dünya onsuz, yalnız, soğuk bir yer gibi geliyor bana. Evet belki bu fazla bir tepki ama ne yapabilirim, ben sevdiklerime bağlanmak istiyorum... Benim bağlanmaktan anlayışım da gittiklerinde ya da öldüklerinde, bir süre yas tutmak. Ha evet bazen bu "süre" gerçekten çok uzuyor, bazen acı beni tamamen ele geçiriyor ama ne yapabilirim, ben böyleyim..... Babamın dediği gibi; ben eve aldığım çiçeğe bile bağlanıyorum....

Ama o da bana filiz veriyor, nasıl bağlanmazsın?!

Bunun elbette çocukluğuma dayanan nedenleri var, bunlar üzerinde çalışıyorum ama beni ben yapan yaralar bunlar sonuçta. Açık söyleyeyim, biri gitsin başkası gelsin'ci olmaktan daha iyidir, ben aslında bu huyumla, yani sevdiğimi unutmamamla gurur da duyuyorum.... Çünkü yaşam denen şey aslında sadece şu: sevmek ve hatırlamak.. Gerisi yalan.

Dolayısıyla; evet zor günler geçirdim. Kabuğuma çekildim. Blogları falan okuyamadım kusura bakmayın, yazamadım sizlere. Bu sabah en yakın arkadaşlarımdan biriyle - hani benim bıdı bıdı kendimi ve dert olmayan dertlerimi anlatıp, nasılsın diye sormayı akıl ettiğimde meme kanseri olduğunu söyleyen (!) arkadaşım ile buluştuk. Kahve içtik. Çok iyi çok şükür, tedavisi planlandı ve oldukça olumlu bakıyor önümüzdeki sürece... Onunla olmak bana çok iyi geliyor bu sıra; hem onu neşelendirdiğimi, ona iyi geldiğimi görmek, hem de onun için salondaki artık iyice Oblomov'un Koltuğu'na dönen koltuğumdan kalkıp, dışarıya çıkmak.. Çünkü bana kalsa durumum tam olarak bu:

:)) Tatlı bitirmek istedim.. Şimdi Aralık bu coğrafyada ışıl ışıl, belki içimi de ışıldatır.. Şu kış aylarını eskiden olduğu gibi "sadece bir mevsimdir, güzellikleri de var" gibi algılamayı ne zaman geri kazanacağım sevgili blogcuğum? Tüm bu hastalıklar, ölümler, grilik, üşümek, karanlık ve karamsarlık falan dışında, kışın güzel bir şeylerin de yaşandığını yeniden nasıl göreceğim? Haydi bu kış bir sürü güzellik yapsın da "aslında kış da güzel bir mevsimdir" cümlesini duyun benim ağzımdan..... Hımmm? Olmaz mı? Umut.......

Haydi o zaman top sende sevgili kış mevsimi, hepimize güzellikler yap bu sene...... Amin amin!

41 yorum:

  1. Seni o kadar iyi anlıyorum ki. Kedim öldü aylarca yas tuttum koltukta onun kokusu duydum. Bende de bu bağlanma hastalığı var çok fazla bağlanıyorum sonra kırgınlık fena vuruyor. üstelik barışamıyorum da eski tadı vermiyor çünkü. Kasım bitti diyelim artık ışıl ışıl Aralık gelsin. Hülya

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. <3 “nasıl bağlanılmaz” dersleri mi lazım ama yok işte insan olan bağlanır bence de.. sorun bizde değil karşı tarafta ;)

      Sil
  2. Aksine kasım benim için en güzel mevsimlerden biri. Belki marmara bölgesinde o karanlık o gri günler olmuyor kasımda ondandır. Özellikle kasım ayında sizde de ekimde olan o renk cümbüşü oluyor ya bayılıyorum. turuncular, sarılar, kızıllar. Ben zaten tek bir mevsimi değil tüm mevsimlere aşığım. Hatta iyi ki tüm mevsimleri yaşadığım bir coğrafyadayız diye minnettarım. O sıcak uzun aylardan sonra üşümeye hasretim, karanlık günlerle insanların ortadan kaybolmasına hasretim, ıslak çamurlu günleri dört gözle bekliyorum, inan gerçek bu hislerim.
    Evde ne olursa olsun bir canlının ölümüne üzülmez mi insan, dediğin gibi bitkilerim başına bir şey geldiğinde moralim çok bozuluyor. evcil hayvanım olmadı sadece köyde hasta yavru bir köpeği evime getiirip bakmıştık 3 ay. Bahçede yaşıyordu, nasıl sevmiştik onu. Bir anda ölmüştü, nasıl üzüldük ailece. bir hafta ağladığımı hatırlıyorum. Bir de uzun süre evcil hayvanı olanları düşünemiyorum..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kış 5 derece daha yumuşak geçse ve çocuklar hasta olmasa ben de severim kışı ama şu an bu şartlara sahip değilim.. O nedenle sevmiyorum kışı…
      Evet hayvanlara bağlanmak çok güzel ama sonu hep aynı gönül yarası…..

      Sil
  3. Sabır siliyorum Ceren. Kasım da bitti sayılır. Sonra ver elini ışıltılı Aralık. Yıllardır aralık ayında Avrupa'da bir yerlerde olmayı, Noel pazarında dolanmayı, sıcak şarap içmeyi, tarçınlı kurabiye yemeyi hayal eder dururum. Kışı sevmiyorum ama yeni yıl arifesine bayılırım çocukluğumdan beri. Kokinalar, ışıl ışıl süslemeler... Önümüzdeki ayın tadını çıkarman dileğiyle...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gel dolanalım :) Bu haftadonu açılıyor pazarlar.. Aralık ışıl ışıl, sağlıklı ve neşeli güzel bir ay olsun amin!

      Sil
  4. "Acı mıhlanıp bir kalpte durmasın. Ortada dursun. Olur ya biri
    eline alır okşar, biri alnından öper. Az unutursun." demiş ya birhan keskin; öyle işte. bu bloglar yükümüzü çeken kalplerimizi ortaya koymak için var aslında. sarılıyorum sana. sırtına pıt pıt yapıyorum bir de. canımsın

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tam da öyle canım benim

      Sil
    2. Yorumuna bayildim Sule! Cokca sevgiler ;-)
      D u y g u

      Sil
    3. Çok teşekkürler, benden de sevgiler :)

      Sil
  5. Tavşancığa çok üzüldüm, ne diyeyim Tavşanlar Cennetinde huzurludur umarım. Sizlerin ömrü sağlıklı ve uzun olsun. Sarıldım uzaklardan...

    YanıtlaSil
  6. Gerçekten C.ciğim, onca emek ve çabadan sonra böyle acı ve hızlı bir son daha da üzücü...
    Işıklı geçsin Aralık ayı, ruha ferahlık versin diyelim ve umalım. :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet :( Kalakaldım..
      Umarım hepimiz için ferah ve güzel geçer 🍀🧿

      Sil
  7. Evcil hayvanlarının yeri o kadar özel ki Cerenciğim..
    Kedim kaybolduktan yıllar sonra bir kedi sahiplendim tıpatıp ona benzeyen bir kedi üstelik dilim de hala sürçüyor arada,onun adıyla sesleniyorum..
    Aylarca rüyalarıma girdi başka kedi sahiplenemem sanmıştım ama çok benzeyince belki de onun çocuğudur deyip bağrımıza bastık yine de unutulmuyor kuzum..
    Sarıldım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben de aynı duyguyla köpek alamıyorum…

      Sil
  8. Basin sagolsun C' cim. Cok uzuldum... Gecmiste yazdigin bir yazinin ardindan, daha Tessi' nin ne hikayelerini dinliyecegiz diye dusunmustum...
    Benim komsum kopegini kaybettiginden beri pek kendi degil... Bir seneyi gecti... Onu bir baska kopek almaya ikna edemedim, seve seve yardimci olacagimizi soylememe ragmen... Arada bir diger komsumuzun kopegini yuruyuse cikariyor. O zaman yuzunde beliren gulumse, bana eski gunlerini hatirlatiyor...
    ...
    Saglicakla,
    D u y g u

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sağol canım.... Ben de öyle sanmıştım, Frido gelince tamam demiştim birkaç sene rahatız... :(
      Köpek tek olunca evet daha farklı, ben benim 14 yaşındaki köpeğimi 2005'te kaybettim bak 20 sene neredeyse, ben de alamadım.
      Tavşan da açıkcası şu an bir yol ayrımındayım, Fridoyu geri vermemiz ya da yeni bir dişi almamız gerekiyor, karar vermemiz lazım çünkü tavşan tek bakılmıyor.....
      Zor bir durum... Sevgileri anlatılamaz kadar güzel ama ölümleri de kalbini söküp alıyor.

      Sil
  9. 💖🙏✨🌟 (Kelimesiz, emojilerle duygu aktarımı)

    YanıtlaSil
  10. Başınız sağolsun arkadaşım...

    YanıtlaSil
  11. Ceren'im tahmin etmiştim son yazını okuyunca ve "başın sağ olsun" ya da "üzülme" gibi şeyler demek çok saçma olduğu için ses etmemiştim. Böyle durumlarda ne desek işe yaramıyor, manasız oluyor.

    Çok küçükken bir balığım vardı, annemle suyunu değiştirirken yere düşmüştü. Çok kısa süre sonra öldü. Günlerce cam kenarında ağladım. Yıllar sonra 14 yaşımdayken bir köpek almıştı babam bana, ismi Lucky, siyah bir pinscher. Beraber uyurduk. Sabahları yüzümü yalar eğer uyandıramazsa ayaklarımın altını yalayarak illa ki uyandırırdı. Her şeyi beraber yapardık, yanıma yaklaşanlara hırrlardı hemen. O kadar mutluydum ki... Sonra olanlar oldu... Neyse... Sonrası bir daha hayvan sahiplenmek istemedim. Acısını bilince zor oluyor. Ama bilemiyorum belki de ben yanlış yapıyorum vazgeçerek.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :) Üstteki mesaja ters denk gelmiş ama ben anladım seni çünkü önceden konuşmuştuk bu başsağlığı dilekleri konularında..
      Yok bence kalbin ne diyorsa onu yapmak en doğrusu kuzum.. Ben mesela her gün Mayaya neden köpek alamayacağımızı uygun bir dille anlatmaya çalışıyorum ve her gün yeniden soruyor…. Ama biliyorum ev hayvanı çocukların sorumluluğunda değil benim sorumluluğumda olacak ve ben henüz hazır değilim.. O nedenle içimi dinliyorum.
      Frido’ya ne olacak şu an hiç bilmiyorum içim çok karışık şu an…. Sesler bir durulsun bakacağım..

      Sil
    2. Baş sağlığı ve sabır dileyen tüm yorumların samimiyetine inancım tam. Tabi ki insan sevdiğini teselli etmek istiyor ve bu durumda söylenebilecek iki-üç şey var sadece. Ben acı kaybı yaşayan kişinin o an hissettiklerinden yola çıkarak yazmıştım. Yani ilk günlerde kim ne dese işe yaramıyor. Zaman her acının ilacı. Unutulmuyor ama hayatın koşuşturması arasında giderek soluklaşıyor acının rengi. Frido konusunda kalbini değil, mantığını dinle dicem ama söz konusu sen olunca işe yarar mı bilemedim Ceren'im.

      Sil
  12. Annem cok sevdigi kusu olunce bi daha eve hayvan almadi. Ne kus ne kedi ne kadar cok istesek de almadi. Siz bakamazsiniz ben de bakmak istemiyorum diye. Bir daha o kaybii yasamak istemiyordu. Hep icimde kalmisti hayvan sevgisi.
    Evlenince esime soyledim. Asla razi olmuyordu. Onun da tavsanlari guvercinleri vardi eskiden. Ama evde hayvan istemiyordu.
    Bir ara razi oldu. 1kus aldik. Anneme soyledigimde hala sen bakamazsin diyordu. Aneeee dedim 2 insan yavrusuna bakiyorum kusa mi bakamiycam. Sonra yalniz kalmasin diye bi kus daha aldim uzuluyordum hayvana. 4 yavrulari oldu. Cok da guzel bakiyordum. Ama esim asla kabul etmedi 1 hayvana razi olmazken 6 hayvan delirtti onu. Bi yerden sonra baskiya dayanmaya gucum yetmedi hepsini 1 kus fiyatina sattim(((( canimdan can gitti. Esime diyorumki bi gun bosanirsam bi odayi sirf kus evi yapicam. Balkonu da kedi oteli. ))))kaybetme korkusuyla sevgisiz kalmak istemiyorum. O zaman cocuk da doguramazdim . Her canli ölumu tadacak. Her kes herkesin hayatinda belli bi sure. Onemli olan miktar degil keyfiyet belki bilemem. Bazilari yillarca bize bicsey katmazken bi hayvanin kisarl surelik sevgisi bize daha degerli oluyo. . Sevgisi buyuk olan acisi da buyuk oluyo. Kimse kimsenin yerini alamaz bence. Ayni kalpte bi baska yerde olur sadece. Herkesin yeri ayri. Ki insan sevgisini vermek istedikten sonra. Yaziyi uzatince konu icinde kayboluyorum.
    Sizin yazinizdan okumustum beni cok etkilemisdi
    Bir seyin bitisine uzulmek yerine onu yasamak olmaya sevinmek. Boye biseydi sanirsam. Size ondan guzel sevgi ve hatiralar kaldi iste acisi da sevgisi kadar . Onu biz de guzel hikayesiyle hatirliycaz.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. evet bugün 1 hafta oldu çok daha iyiyim, hayat normale döndü ama hatıralar aklıma geldikçe burnumun ucu sızlıyor tabii... sanırım yas dönemini kolay atlatabilmenin tek yolu yaşarken dolu dolu ilgilenmek sevgi ve şefkat vermiş olmak. misal benim ananem trafik kazasında çok ani öldü ama yas sürecini çok sağlıklı yaşadığımı düşünüyorum çünkü yaşarken tüm sevgimi ilgimi vermiştim ve ondan da bana çok fazla hatıra sevgi kaldı yani bir anlamda içim dengede ananemi düşününce. ama misal bambaşka bir insanın kaybı çok ağır gelebiliyor çünkü yaşanmışlıklarda hep bir eksiklik, yoksunluk var yani tam potansiyeline erişememiş bir ilişki olunca insan daha çok üzülüyor sanırım. Tessi'de de ilk şok ve üzüntü çok ağırdı, çok ağladım ama şimdi düşünüyorum evet hem güzel baktım, hem hakikaten çok sevdim, bir tavşanla kurulabilecek ilişkiyi %100 kurdum aynen ananem gibi içim dengede. O nedenle sanırım daha kolay atlatabileceğim artık..
      Belki hayatımızdaki diğer tüm ilişkilerde de buna odaklanmalıyız ve yaşarken kendimizi %100 vermeye çalışmalıyız; sevgi, ilgi şefkat anlamında. O zaman belki ayrılıklar da daha kolay atlatılır.....
      Sevgilerimle Zeynallı S.

      Sil
    2. Cocukken tv.de bi film izlemistim. Turk kanaliydi. Kadinla esi pek anlasamiyordu sanirsam. Bi gun adam olunce kadin kendini paraliyordu. Keske boyle yapsaydim oyle yapyasaydim. Ama ne fayda adam ölmusdu vicdani bas bas bagiriyordu. Kadina kizmistim icimden. Zamaninda yeterli sevseydin simdi boyle bagirip cagirmazdin. Vicdan yapmazdin. Cocuk aklimla kendime soz vermistim. Sevince oyle sevicemki aniden kaybetsem bile sadece ozlem olsun acisi vicdan deyil. Cok sukur sozumu tutuyorum. Oyle sevilmesem de sevmeyi de birak(a)miyorum.
      Ama annemlere karsi kendimi kotu hissediyordum. Yasli insanlar 3 yildir gorusmuyorduk. Bekarken yaptigim hatalar kirdigim kalpelr aklima geldi. Yapamadiklarim. Canim oyle yaniyorduki ya onlar benden once dunyadan gitselerdi. O kadar boguluyordumki cunki vicdanim asla susmazdi. Yapamadiklarim o kadar coktu ki. Cok sukur gide bildim. Uzun lafi kisasi yorumunuzu icimde hissetdim. Dogrudur.
      Kuslarla ilgili de o da dogru. Ölumun ayirmasi baska. Yapacak biseyim yoktu. Ama varken uzaklasmak cok zor gelmisti bana. Tesekkurler

      Sil
  13. O kuslar icimde yaradir hala
    Yumurtlamasi. İlk yavrusunun sesini duydugum an. Gozumun onunde buyumeleri. Ama iste benim hayatimdaki sureleri o kadarmis. Ben ne kadar ugrassam da degisteremeyecgim seyler var. Ne de sureyi uzatamam. onun icin biliyorumki cok sevdim guzel sevdim. Benden razi gittiler mi bilemem. Ama gonlumden geldiyice seve bilecegim kadar sevdim. Oraya kadarmis zamanimiz. Onlari hep guzel hatirliycam. Yuzumde gulumseme kalbimde Ozlemle.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. O yara sanırım "istemeden vermek" ile ilgili, işte evet değiştiremezdim diyorsanız o zaman artık kendinizi de affedin ve devam edin.... Belki daha iyi bir yere gitmişlerdir diye umalım..

      Sil
  14. Başın sağolsun Ceren, zaman alışma sürecine merhem olsun. Alaaddin'in sihirli lambasındaki cin gelse ve 1 dilek hakkı verse, şu kış mevsimini kaldır gözünü seveyim diyeceğim :)

    Sevgiler,
    Derya

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim Derya <3
      Eskiden severdim ben kışı ama benim kış sanarak sevdiğim şey meğerse baharmış :P

      Sil
  15. Ben hiç evcil hayvan beslemedim ama çiçeklerime gönülden bağlıyım. Yıllar içinde ağaca dönüşen sardunyam bu yaz eridi ve yok oldu. Mahallemizin çiçekçisi bunun çok kişinin başına geldiğini söyledi. Yaz çok sıcak geçtiği için dedi. Çok üzüldüm. Bir tanıdığım, bahçesine ektiği meyve ağacı iki sene meyve vermedi diye yerinden söküp başka ağaç diktiğini "gururla" söylediğinde de çok üzülmüştüm. Çünkü insan, sevdiği şeyler zarar görünce üzülür... Bu çok insanî bir şey ve herkes bu üzüntüyü kendine özgü yaşar bence. Diğer insanlara ise bu sürece saygı duymak ve olabildiğince destek olmak kalır... O yüzden, ben böyle durumlarda ne diyeceğimi de pek bilemem. Bazen sadece susmak da çok iyi "yanındayım" mesajı olabilir.
    Profesyonel tarafınla, bu aşırı bağlanmaların çocuklukla alakalı olduğunu söylemen de dikkatimi çekti. Çocuklukta kim bilir ne travmalar yükledik minicik kalbimize...
    Zaman her şeyin ilacı sanırım, yavaş yavaş iyileştiriyor insanı....
    Kış ise bana hep masalsı gelir. Ama camdan izleyince! Zor kış koşullarıyla başa çıkmak zorunda kalan herkese kolaylıklar dilerim gerçekten de...
    Sevgilerimle 🌺🙏

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ya sorma bu sene Türkiye'deki sardunyalarda bir şey var, çok üzüldüm senin de aynı şeyi yaşamana... Bizim Bursa'daki yan komşu da öyleydi, kocaman ağaçları çiçekleri sökerdi "meyve vermiyor" ya da "buraya yakışmadı" diye... Bense bir tuhafım, bu evimdeki sarmaşığa öyle bağlanmışım ki, bu sonbahar bir ev değişikliği önümüze gelmişti ve değiştirememe nedenlerimden biri de bu sarmaşıktı! Bu kadarı da fazla tabii :)) Arada bir yerlerde olmak umuduyla diyeyim....

      Sil
  16. Ah Ceren... Başın sağolsun. Senin için de çocuklar ve tüm aileniz için de çok zor olduğuna eminim. Umarım ferahlıkla yaşarsınız yasınızı.. Çok üzüldüm...

    YanıtlaSil
  17. Acını çok iyi anlıyorum Ceren. Covid zamanı hiçbir şey moralimi etkileyemezken kedimi kaybettim. Ailece birbirimize sarılıp hüngür hüngür ağlayarak uyuduk günlerce. Psikologluk oldum hatta o dönem danışmanlık aldım.Kulağımla özledim onu aylarca. Meğer kulağımla takip ediyormuşum, kulağımla seviyormuşum. Cam kenarına atlarken sehpadan gelen tıkırtı, mama yiyiş sesi, mamaları havalara atıp oynarken çıkardığı ses, kumu kazma sesi, masaya atlama sesi, koltuğu tırmalayışı vs. vs. Kulaklarım sızladı günlerce abartısız. Kulağımla evde hayvanın yerinin haritasını çıkarmışım resmen.Öldüğünü bilmeme rağmen kulağım hep sesini arıyordu. Bir de hayvanlarla kurulan bağ tertemiz bir bağ, hiç kırgınlık, kızgınlık olmaması, sırf sevgi alışverişi olması insanı dağıtıyor kaybedince. Başın sağ olsun diyeyim… Pınar.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sağol Pınar, senin de :,( Ben bir sürü ev hayvanı kaybettim, hani insan alışacağım sanıyor ama her sefer aynı hisler işte…. Pof.

      Sil
  18. 2025 kayıpsız bir yıl olsun, sabır diliyorum.

    YanıtlaSil