3 Aralık 2010 Cuma

Kedi-Köpek

Hayvanlar alemini insanlar alemine yeğ tutarım! Evet, aynen böyle, kimse alınmasın. Bana daha samimi, sevimli ve rahatlatıcı geliyorlar, böceğinden sürüngenine, uçanından kaçanına, su dibindeki memelisine, ayırmadan hepsini severim. Hiçbirinden korkmam. Ama bir hayvan var ki, benim için yeri başkadır: Köpek.

14 sene birisiyle yaşamımı paylaşma şansım oldu, ondan öğrendiklerimi kimseden öğrenmedim. Muhteşem bir canlıydı; en uzman psikoloğa taş çıkartan bir empati yeteneği, kendine özgü bir mizah anlayışı vardı. Onun hakkında daha uzun yazacağım, henüz hazır değilim.. Beynimdeki yazının sesi henüz durmadı. Fakat köpek milleti genel açıdan olağanüstü bir canlı. Oyuna düşkünlükleri, yoldaş olma yetenekleri, bir kuru ekmek verdiğinizde kırk sene hürmet etmeleri ilk aklıma gelenler. Bir köpeğiniz varsa, asla canınız sıkılmaz. Bir köpeğiniz varsa, yanınızda her zaman bir arkadaşınız var demektir. Bir köpeğiniz varsa, siz zenginsiniz demektir!

Bir de kedi milleti var, onları tanıdığımı - hatta hiçbir insanın tanıyabileceğini - iddia edemem ama birkaçıyla doğaları izin verdiği ölçüde yakınlaşma imkanım oldu. Yakınlaşma derken, sayelerinde 2 kez kuduz aşısı yemem de gerekti, o nedenle biraz mesafeli olmayı öğrendim. Son 10 senedir istanbul'daki evin bahçesinde yaşayan ve keyfine göre pencereden zıplamak suretiyle, arada yemeğe ve ez gezmesine gelen sarı-kızıl tekirim var: Havuç. Gırlaması, yumuşak tüyleri, hakikaten stres önleyici. Kedisi olanlar daha uzun yaşıyormuş!

Bir de kedi-köpek var, yani cat-dog. Bu muhteşem çizgifilmi bir ara cnbc-e'de veriyorlardı ama uzun zamandır rastlamadım. Yarı kedi, yarı köpek olan bir canlının sosyal yaşam hjkayeleri. Tabii birbiriyle inanılmaz derecede uyumsuz olan bu iki hayvanı izlemek dehşet komik birşey. Misal: su birikintilerinde hoplamayı seven köpek, sudan deli gibi nefret eden kediyi delirtiyor vs vs. Internetten izlenebilir..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder